Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Bu böylece biline….

Pazarda, markette almak istediğiniz ürünlerin fiyatını sorduğunuzda, el yaktığını, gücünüzün yetmediğini görmek suretiyle zoraki olarak vazgeçiyor ve başka tarafa yöneliyorsunuz.

Ancak yöneldiğiniz tarafta da fiyatların uçuk olduğunu görüyor ve eliniz boş çıkmak zorunda kalıyorsunuz.

Biberin kilosunun 20 TL,patlıcanın kilosunun 10 TL, sarımsağın kilosunun 30 TL olduğu bir ortamda fileyi doldurmak elbette ki mümkün olamıyor.
Bu durumdan alıcıda-satıcıda rahatsız.

Pazar esnafı satışı arttırabilmek, müşterinin boş dönmesini engelleyebilmek için değişik bir yol bulmuş.

Eskiden kilo ile satılan ürünler bu kez tane ile satılmaya, demetler ise küçültülmek suretiyle, fiyatlar daha uygun bir konuma getirildi algısı yaratılmak isteniyor. Ama cepten çıkan paraya bakıldığında değişen bir şey yok.

Anketler vatandaşın en büyük sorununun ekonomi olduğunu gösteriyor.

Yine anket sonuçları bu durumun oluşmasına neden olanlara olan güvenin gittikçe aşağıya düştüğü doğrultusundadır.

Yani oluşan bu ekonomik tablodan sorumlu olan iktidar çok zor bir durumla karşı karşıya.

Günü kurtarmak, 31 Mart tarihini en az zararla atlatabilmek için mümkün olan her yola başvuruluyor.

Devlet hazinesinden önemli kayıpların oluşmasına neden olacak uygulamalar yaşama geçiriliyor.

Öyle ki ekonomideki bu yangının daha fazla büyümemesi ve 31Marta kadar kısmen de olsa söndürülebilmesi için mümkün olan her yola başvuruluyor.
Ama gündelik tedbirler istenen sonucu tam olarak veremediği içinde sıkıntı devam edip gidiyor.

İşsizlik, fiyatlardaki artış, vatandaşın akşam evine ekmek götüremeyecek duruma gelmesine neden olabilecek olan ekonomik yangın etkisini giderek daha fazla hissettirmeye başlıyor.

İşte böylesi bir durumda, muhalefet kanadının yapılacak olan yerel yönetimler seçiminden büyük bir başarı ile çıkması için gereken her türlü şartlar mevcut iken, ne yazık ki kendi iç çekişmeleri ile uğraşmak suretiyle bundan yararlanma yoluna gidemediği üzüntü ile izlenmektedir.

Geçtiğimiz günlerde yazdığımız gibi, un var, yağ var, şeker var ama bunu damak tadına uygun bir hale getirip helva yapacak yetenekli usta yok misali, iktidar kanadı ısrarla buyurun helva yapın yiyin diyor, ama muhalefet kanadı ise helva yapıp yememekte ısrar ediyor ve gelişmelerde bu doğrultuda sürüp gidiyor.

Muhalefet kanadındaki dalgalanma halen devam ediyor. Seçim tarihi ise giderek yaklaşıyor.

Elbette ki sağduyu egemen olacak, muhalefet kanadındaki bu dalgalanma, bu etrafın toz-duman oluşu, bu fokur fokur kaynayış durulacak. Ama toparlanabilmek, seçmene güven aşılayacak, küskünleri sandık başına gitmeye ikna edecek zaman giderek daralacaktır.

Her geçen gün muhalefetin aleyhine işlemektedir.

Sağduyu sahibi yurttaşlar feryat-figan ediyor, seslerini duyurmaya çalışıyorlar.

Ve diyorlar ki; bırakın şu sen-ben çekişmesini. Bırakın şu gelecek hesaplarını. Sadece ve sadece ülkenin geleceği, birlik ve bütünlüğü, Atatürk Türkiye’sinin, laik Cumhuriyetin yara almamasını sağlayabilmek için birlik olun, güçlü olun, güven verici bir konuma gelmek suretiyle seçimden başarılı çıkmanın tüm malzemelerinin hazır olduğu bir yolda ilerleme ve başarılı olma çabası gösterin.

Böyle yapın ki, seçmenlerde sizi iktidar alternatifi olarak görsünler, size güvensinler ve ülkenin üzerinde dolaşmakta olan umutsuzluk bulutları dağılsın, umut güneşi ülkemizi sonsuza kadar aydınlatmaya devam etsin.

Bir kez daha hatırlatmak istiyoruz: Tehlikenin farkına varınız. Uykuda olanlar uyansın. Geç uyanma ve tehlikenin farkına geç varma sadece kendilerine değil ülkeye de zarar verir.

Bu böylece biline….

nabiinal@hotmail.com

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER