Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir
Av. Nabi İNAL

Bu gerçek unutulmasın…

Siyaset yaşamına bir parti içerisinde başlayan ve bu partinin birçok kademesinde görev alan, milletvekilliği, grup başkan vekilliği gibi görevlerde bulunan, genel başkanlık yarışmasına katılan ve daha sonrada o partinin Cumhurbaşkanı adayı olarak yapılan seçime giren kişinin yapması gereken şey, partiden ayrılmak değil, parti içinde kalmak olmalıdır.

Bu satırların kim için ve neden yazıldığını herhalde anlamışsınızdır.

Muharrem İnce, daha gençlik yıllarından itibaren CHP içinde çeşitli görevler üstlenmiş ve en son olarakta Cumhurbaşkanı adayı olarak en üst makam için mücadele vermiştir.

Bir partinin çeşitli kademelerinde görev alan ve son olarakta Cumhurbaşkanı adayı olan Muharrem İnce, partisinde kalarak inandığı doğruları savunmak suretiyle mücadeleye devem etseydi, ileriki zaman dilimi içerisinde belli yerlere gelebilecek ve belki de amacına ulaşabilecekti.
Ama Muharrem İnce bunu yapmadı.

Önce partisinden ayrılmadığı halde, yeni bir parti kurma hareketine kalkıştı ve bu doğrultuda çeşitli yörelere gitti, toplantılar düzenledi, konuşmalar yaptı, nabız ölçtü.

Daha sonrada yine partisinden ayrılmadan, basın toplantısı yaparak yeni bir parti kuracağını ve bu nedenle de partisinden ayrılacağını açıklama yoluna gitti.

Muharrem İnce yeni bir parti kuracağını ve bunun gerekçelerini şu sözlerle açıkladı:

Atatürk’ün kurduğu CHP kendi değerlerinden, köklerinden, ilkelerinden uzaklaşmış, ideolojik savrulmalar yaşamıştır dedikten sonra, ortada ilke, değer, duruş, emeğe saygı yoktur. Atatürk’ün emaneti kalmamıştır, ortada bir tabela vardır diyerek istifa kararını açıklama yoluna gitmiştir.

Dikkat edilsin; bu istifa yandaş medyada ilk haber olarak verilmiştir.

İşte böylesi bir ortamda , Muharrem İnce’nin bu sözlerine katılmak ve destek vermek mümkün değildir.

Elbette ki; bir parti içerisinde çeşitli görüş sahibi insanların bulunması doğaldır.

Yine elbette ki; bir parti içinde çeşitli fikirler ortaya atılacak ve bunların tartışması yapıldıktan sonra bir orta yol bulunacaktır.
Ama bunlar parti içerisinde kalarak yapılacak mücadele ile sağlanabilir.

Hem partiden ayrılacaksın, hem de ayrılırken partinin bir tabela partisi olduğunu ifade edeceksin. Demezler mi bunu yapana? Neden yıllar boyu parti içinde kalarak bunun mücadelesini yapmadın? Yine neden bu gidişe engel olmak için uğraş vermedin?

Bu nedenlerle böylesi bir açıklama ve söylem hem gerçek değildir, hem de hoş değil.

Kamuoyu yoklamaları, cumhur İttifakının oylarının hızla düşmekte olduğunu ve buna karşılık muhalefet kanadının oylarının ise yukarı doğru çıktığını göstermektedir.

İktidar kanadı bu inişi durdurabilmek ve yeniden çıkış yolunu bulabilmek için uğraş üstüne uğraş veriyor.

Muhalefet cephesi daha çok birlik içerisinde olunması ve bir bölen olarak ortaya çıkılmaması gerekliliğini ortaya koyduğu halde, yapılan hareket bunun tamamen aksine oluyor.

Muharrem İnce’nin yapmış olduğu hareket, bize göre yerinde değildir ve başarıya ulaşmasının da mümkün olamayacağı doğrultusundadır.

Mevcut yasal uygulamalara göre iktidar olabilmek için % 50’nin üzerinde bir oy alabilmek gerekir. Bunun içinde muhalefet kanadının oylarını bölmemesi ve aksine arttırması yolunda her türlü çabayı sarf etmesi gerekir. Bu nedenle de bir bölen değil bir mücadele eden ve birleştiren olunmalıdır.

Böylesi bir ortamda CHP’den ayrılarak yeni bir parti kurma yoluna gidilmesinin, oyların az da olsa bölünmesine sebebiyet verebileceği görüşündeyiz.

Buna rağmen yeni bir parti kurma yoluna gidilmesi, kişisel beklentilerden öteye geçebilecek bir durum yaratmayacaktır.

Mevcut siyasi partiler içerisinde demokratik hakların en çok uygulandığı ve her üyenin görüşlerini rahatlıkla ifade edebildikleri partinin CHP olduğunu unutmamak gerekir.

Bilinmesi ve hatırdan uzak tutulmaması gereken bir husus vardır: CHP ilk günkü kuruluş ilkelerine ve felsefesine sımsıkı bağlı bir anlayış içerisinde yaşamını sürdürecektir.

CHP tabela partisi değildir ve hiç bir zamanda tabela partisi olmayacaktır.

Bu gerçek unutulmasın…

nabiinal@hotmail.com

YORUMLAR

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

SON HABERLER