Ana Sayfa Arama Yazarlar
Üyelik
Üye Girişi
Yayın/Gazete
Yayınlar
Kategoriler
Servisler
Nöbetçi Eczaneler Sayfası Nöbetçi Eczaneler Hava Durumu Namaz Vakitleri Gazeteler Puan Durumu
WhatsApp
Sosyal Medya
Uygulamamızı İndir

Hatay Eğitim Sen’e Göre Milli Eğitim Bütçesi Yetersiz:

İhtiyaçlara Yanıt Veremiyor Hatay

İhtiyaçlara Yanıt Veremiyor

Hatay Eğitim Sen Yönetimi, 2020 Milli Eğitim bütçesinin, ihtiyaçlara cevap veremediğini, veremeyeceğini savundu.

Hatay Eğitim Sen Yönetim Kurulu Başkanı Mithat Kaynak, Milli Eğitim Bakanlığı’nın (MEB) 2020 bütçesine yönelik eleştirilerini paylaştı. 2020 MEB bütçesinin; eğitim sisteminin, öğrencilerin ve eğitim emekçilerinin en temel ihtiyaçlarını bile görmezden gelerek, sadece zorunlu harcamaları dikkate alan bir anlayışla hazırlandığını savunan Kaynak, Eğitim Sen Hatay Şubesi Yürütme Kurulu adına kaleme alınan açıklamasında şu tespitleri paylaştı:
“Her fırsatta eğitime en çok payı kendilerinin ayırdığını iddia eden AKP hükümetleri döneminde, eğitim bütçesinin milli gelire oranı, OECD ortalaması olan yüzde 6’nın çok altındadır. Geçtiğimiz 18 yıl içinde, MEB bütçesinin milli gelire oranı çok az artmış olmasına rağmen, belirlenen rakamlar, ihtiyacın çok altında kalmış ve eğitim harcamalarının esas yükü, eğitimi adım adım ticarileştirme ve kamu kaynaklarının özel okullara aktarılmasının da etkisiyle büyük ölçüde velilerin sırtına yıkılmıştır.”
-TALEPLER-
Hatay Eğitim Sen Yürütme Kurulu adına Başkan Mithat Kaynak imzalı açıklamanın son bölümünde, “Eğitim Sen olarak taleplerimiz şunlardır” denildi ve o talepler şöyle sıralandı:
MEB bütçesinin milli gelire oranı en az iki kat arttırılmalı, başlangıç olarak, OECD ortalamasına (%6) çıkarılmalıdır. Kamu kaynaklarının özel okullara aktarılması uygulamasına derhal son verilmeli, eğitime yeterli bütçe, okullara ihtiyacı kadar ödenek ayrılmalıdır. MEB bütçesinden eğitim yatırımlarına ayrılan pay mutlak anlamda arttırılmalı, eğitimi ticarileştirmeyi hedefleyen; özel sektör, dini vakıf ve cemaatlerle yapılan ya da yapılacak olan her türlü ortak proje ve protokoller iptal edilmelidir. Tüm eğitim ve bilim emekçilerine, insan onuruna yakışır bir ücret ve sağlıklı çalışma koşulları sağlanmalıdır. Eğitim ve bilim emekçilerinin satın alma gücünde ve ücretlerinde yaşanan kaybın giderilmesi için ek zam yapılmalıdır. Tüm eğitim ve bilim emekçilerinin ek göstergeleri 3600’e çıkarılmalıdır. Vergi diliminden kaynaklı kayıplarımıza son verilerek, emekçiler için gelir vergisi oranı sabitlenmelidir. Ek ödemelerin tamamı, temel ücrete ve emekliliğe yansıtılmalı, ek ders saat ücreti hesaplanırken de bir öğretmenin aylık maaş tutarı esas alınmalı, gelir vergisinden muaf tutulmalıdır. Eğitim-Öğretime hazırlık ödeneği, ayrımsız, bütün eğitim ve bilim emekçilerine bir maaş tutarında ve yılda iki kez ödenmelidir. Sözleşmeli/ücretli öğretmenlik gibi her türlü güvencesiz istihdam uygulamalarına; esnek, kuralsız ve angarya çalışmaya son verilmeli, sözleşmeli öğretmenlerin tamamı kadroya geçirilmelidir. 2020 yılında aile ve çocuk yardımı başta olmak üzere, sosyal yardımlar sembolik olarak belirlenmekten çıkarılmalı, ihtiyaç kadar artış yapılmalıdır. Eğitime hazırlık ödeneği sadece öğretmenlere değil, tüm eğitim ve bilim emekçilerine yılda iki kez en az bir maaş tutarında ödenmelidir. Öğretmen, akademik personel, memur ve yardımcı hizmetli açıkları kapatılmalıdır.” -Cemil Yıldız-